Anasayfa Haberler OVP, Türkiye’nin ekonomide yeni bir kulvarda sanayi ağırlıklı olması gerektiğini teyit etti
OVP, Türkiye’nin ekonomide yeni bir kulvarda sanayi ağırlıklı olması gerektiğini teyit etti
Perşembe, 09 Ekim 2014 09:22

Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, Orta Vadeli Program (OVP)'yi değerlendirerek, "OVP, Türkiye'nin ekonomide yeni bir kulvarda sanayi ağırlıklı olması gerektiğini teyit etti" diye konuştu.

2023 hedefleri için yetersiz de olsa makro ekonomik hedefleri gerçekçi, öncelikleri de doğru bulduklarını belirten Yorgancılar, “Bir tür yeni ithal ikameci büyüme stratejisine geçilerek üretime özellikle de sanayi üretimine öncelik verilecek olması bizleri ümitlendiriyor. Ayrıca, daha önce Hükümet programında belirlenmiş olan 25 reform alanının bu programda da yer aldığı görülüyor. Başbakan Yardımcısı Sayın Ali Babacan bu alanlara ilişkin bin 250 eylemin zaman planlaması yapılarak kamuoyuna açıklanacağını ifade etti. Biz sanayiciler olarak bu eylemlerin tanımlanmasında bizleri ilgilendiren boyutlarında rol ve görev alabilmeyi istiyoruz. Yeter ki takvimlendirme planına uyulsun" diye konuştu.

2015-2017 dönemini kapsayan yeni OVP'nin son 10 yılda uygulanan ekonomi politikalarının artık gerek küresel gerekse ulusal koşullar nedeniyle yenilenmesi gerektiğini açıkça kabul ettiğini vurgulayan Yorgancılar, "Enflasyonla mücadelenin, cari açığı azaltmanın ve yapısal reformların ön plana çıkarılması son derece doğru. Sayın Babacan'ın ekonomide dönüşüm gereğine işaret etmesi ve bu bağlamda para ve maliye politikalarıyla gidilecek yolun bittiğini, yapısal reformların şart olduğunu vurgulaması son derece haklı. Bizim de söylemlerimizi doğrulayan adımları içeriyor” dedi.

Makro ekonomik istikrara öncelik

Ekonomi politikalarında reel sektörü ve bu bağlamda da bilgi toplumunun gerektirdiği yenilikçi sanayileşmeyi önceleyen bir dönüşümü yapılması gerektiğine dikkat çeken Yorgancılar şöyle devam etti, “Sayın Babacan'ın programı sunuş konuşmasında sanayicilerin çok ciddi zorluklarla karşı karşıya olduğunu söylemesi, tüm sektörleri dikkate alarak sanayi lehine pozitif ayrımcılık yapılması gereğini ima etmesi bizleri mutlu etmiştir. Çünkü Türkiye'nin arazi, inşaat ve finansal rantlar ile uzun süreli yüksek ve sürdürülebilir büyüme gerçekleştirmesi mümkün değildi. Bu alanların da artık reel sektör düzeyinde hatta daha yüksek oranda vergilendirilmesi gerekiyor. Programdan bu durumun çok net olarak fark edildiği anlaşılıyor. Şimdi beklentimiz sanayi sektörüne pozitif ayrımcılık yapılması. Bu çerçevede makro ekonomik istikrara öncelik verilmesi son derece yerinde. Ancak makro ekonomik istikrardan öncelikle düşük değil gerçekçi kur ve düşük enflasyon anlaşılmalıdır. Dahilde İşleme Rejimi uygulamasının gözden geçirilecek olması da son derece yerindedir. Ayrıca gerçek sanayiciler ve yenilikçi sanayi ürünleri üreten firmalara kurumsal vergisi teşviki sağlanmalı, vergi oranı yüzde 15'e düşürülmelidir."

 

USİAD Bildiren Dergisi

Reklam

Raporlar

Reklam

Kitaplar

Reklam